0546 26 26 26 8irfanucgun@hotmail.com

Akciğerde biriken her sudan örnek almak gerekmez

Akciğerde biriken her sudan örnek alınması doğru değildir.

Akciğerlerin dış yüzeyini örten iki katlı zar (plevra) vardır. Bu plevra yaprakları arasında da sürtünmeyi azaltmak için normalde az miktarda temiz su bulunur. Bu sıvı bazen kalp yetmezliği, enfeksiyon veya kanser gibi nedenlerle sorun oluşturacak düzeyde artabilir. Bu durumda yan ağrısı, nefes darlığı ve öksürük gibi şikayetler oluşur. Sıvı miktarı arttıkça nefes darlığı artar ve baskı – batma hissi olmaya başlar.

Fizik muayenede sıvı olduğunu gösteren bulguların varlığında, akciğer grafisi, tomografi veya ultrason ile bu tanı kesinleştirilebilir.  Hastalığın nedeninin ortaya konulabilmesi ve tetkik yapılması için hastaların 2/3’ünde sıvı alınması gerekir. Ama bazen de sebebin bilinmesi veya sorun oluşturmaması nedeniyle su alınmasına gerek olmaz. Sıvı 1/3 oranında kalp yetmezliği veya protein azalması gibi basit sebeplerle gelişebileceği gibi, bazen de enfeksiyon, kanser veya ilaçlara bağlı olarak da gelişebilir. Plevra yaprakları arasındaki alan mikropsuz bir bölge olduğu için, buraya gelişi güzel bir şekilde ve her sıvı topladığında iğne batırılarak tetkik yapılması gerekmez, üstelik zarar da verilebilir. Çünkü bu işlemin enfeksiyon, akciğerin patlaması veya kanama gelişmesi gibi riskleri de vardır. 

Sıvı alındığında görünümü, hücresel analizi, protein içeriği, mikroorganizma veya kanser hücresi varlığı ve bazı özel testler açısından incelenir. Sıvı içeriğinin incelenmesi ile tanı konulamayan hastalarda plevra biyopsisi, torakoskopi, bronkoskopi veya cerrahi örnek alınması gibi daha ileri işlemler gerekir.

Tedavi olarak da sıvının nedenine yönelik tedavilerin yanında, nefes darlığının rahatlatılması için sıvının boşaltılması veya plevra yapraklarının birbirine yapıştırılması gibi bazı işlemler de yapılabilmektedir.

Akciğerde biriken her sudan örnek almak gerekmez